Az kaldı...
Gün batımıdır bu, bir temmuz akşamı esen.
Rüzgarında savrulduğum o erik ağacının dallarıdır.
Konmasa da serçeler yeşil yapraklarına nazır.
Sıcağında kavrulduğum hasretinin yollarıdır.
Ömrüne hicret, nasır tutmuş ellerim
…
Yalnız bakan gözlerim bulamadı yokluğunu
Adsız bir eşkiyanın izini sürer gibi,
İçime düştüm sana kalktım, sana uyandım.
Arkamdan papatya toplayan gölgemi sevdim.
Oysa bir çiçeğe daha yakın parmaklarım
Artık yarınlar var önümüzde
Her şeyi silen bir gidişimiz var uzaklara…
Milatlık olmuş sanki bir mahalle söz
Öteden duyuluyor zaten güneşin yorduğu insanların ayak sesleri
Sanki bir türkü söyleniyor sessiz
Minarelere konmuş güvercinler ve kulaklarımda ezan sesleri
Varsın soluk almasın saatler
Hayranım bu senli akşamlara
Sokaklarda birleşiyor,
irili ufaklı çocuk sesleri
Sevdiğim tıpkı gülüşüne benziyor gün
Ağlayan akşamları susuralı çok oldu
Artık kurtulduk kafeslerden..
Göğe yuva kurmaya az kaldı …
Kadirhan TÜRKOĞLU
Kadirhan TÜRKOĞLU
Sitemizde şaire ait toplam 59 eser bulunmaktadır. Şairin sayfasına gitmek için tıklayın.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.